Mitleri pek çok araştırmacı tanımlamış ve bu tanımlamalar doğrultusunda genel bir kabul
oluşmuştur. Bu kabule göre, mitler bir milletin ortak geçmişi olarak kaynaklara geçmiştir.
İnsanoğlu farkında olsun ya da olmasın mitsel bir olaya gönderme yapan ritüelleri hayatlarının
çeşitli dönemlerinde uygulamaktadır. Hatta insanoğlu bir adım ileriye giderek farkındalıkla
mitleri sanatlarında da daha ilk çağlardaki duvar resimlerinden başlayarak günümüze
kadar kullanmışlardır. Bu bakımdan mitler sadece anlatılarda kalmamış, edebiyatın ve güzel
sanatların birçok dalına da ilham kaynağı olmuştur. Resimde, heykeltıraşlıkta, minyatürde ve
diğer güzel sanat dallarında kendini gösteren mit anlatı, sinema, tiyatro oyunları gibi alanlarda
da ilham olmuştur. Bunların yanında anlatı olması gereği mit, edebiyatta da kendine
çok kuvvetli bir yer bulmuş, birçok edebi türü beslemiştir. Zira şair ya da ressam bu vesile
ile anlatmak istediğini geçmişin meşruluğu ve denenmişliği ile daha rahat anlatabilmektedir.
Bu çalışmada bu edebi türlerden biri olan şiir ve esin kaynağı olarak mitoloji incelenecektir.
Halk edebiyatı disiplini içinde incelenen mitler bu çalışmada farklı olarak eski Türk şiiri olarak
da adlandırılan klasik Türk şiiri diğer adıyla divan şiirinde ve yeni Türk şiiri diğer adıyla
modern Türk şiirinde incelenecektir. Her iki disiplinde de örnek şiirler üzerinden konu irdelenecektir.
Türk şairlerinin hangi mitolojilere hangi kaygılarla yöneldikleri, bu yönelişlerin
edebiyat tarihi açısından önemine değinilecektir.