Hamilelik belirtileri ile birlikte doğacak bebeğin cinsiyetine dair merak da başlamaktadır. Bu merakın giderilmesine yönelik uygulamalar, içinde bulunulan kültürün beklenti ve değerlerine bağlı bir şekilde ortaya çıkıp gelişmekte, değişmekte ve güncellenmektedir. Türkiye’de geleneksel toplum hayatında, gebenin vücudunun bazı yerlerinin aldığı şekil, vücudunun belli yerlerindeki ağrılar, aşerme döneminde canının istediği yiyecekler, bebeğin anne karnındaki hareketleri vb. ile cinsiyet merakı giderilmeye çalışılmaktadır. Bunun yanı sıra hamileliğin on dördüncü ve on altıncı haftaları arasında ultrasonografi yöntemi ile anne ve baba adayına bebeğin cinsiyeti açıklanmaktadır. Buna karşılık bugün kent toplumunda “cinsiyet partileri” adıyla anılan, hızla yayılan, hatta ciddi bir sektör hâline dönüşmeye aday olan kutlamalar söz konusudur. Yurt dışında özellikle Amerika’da yaygın olan bu partilerin temel amacı; çiftlerin, bebeğin cinsiyetini hastane ortamında ve doktorlardan öğrenmek yerine eş, dost ve akrabalarının da bulunduğu daha samimi ve özel bir ortamda öğrenmek istemeleridir. Anne ve baba adayının öncülüğünde organize edilen bu partiler, çiftlerin heyecanını sevdikleriyle paylaşmak, onlardan moral desteği almak, birlikte eğlenmek, dertleşip rahatlamak, dayanışma, yardımlaşma ve mensubiyet duygularını geliştirmek açısından önemli işlevlere sahiptir. Makalede, cinsiyet partileri; içerikleri, düzenlenme şekilleri, yerleri ve zamanları, katılımcıları ve düzenleyicileri açılarından ele alınarak bireysel ve toplumsal işlevleri üzerinde tespit ve yorumlar yapılmıştır. Yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde, başta anne ve baba adayı olmak üzere, bebeğin cinsiyetine yönelik merakın devam ettiği ancak bu merakın giderildiği çevre ve şartların değişmekte olduğu sonucuna varılmıştır.