Edebiyat eserlerine sosyolojik bağlamda yaklaşma fırsatı sunan edebiyat sosyolojisinin gelişimine büyük ölçüde katkıda bulunan en önemli araştırma yöntemi olan sosyolojik eleştiride, sanat yapıtlarını değerlendirmekten ziyade onları kullanarak başka alanlarda bilgi sahibi olmak hedeflenir. Yazarın, okurun ve eserin toplumsal koşulların bir çıktısı olduğu görüşünden hareket eden sosyolojik eleştiri, bu nedenle incelemenin sosyal yaşam göz önünde bulundurularak gerçekleştirilmesi gerektiğini savunur. Temel anlamda tasvirî özelliğinden dolayı eser hakkında bir değer yargısı taşımaz, daha çok durumu tespit eder. Sosyolojik okumaya yoğun malzeme sunan en güçlü yazınsal türlerden biri, XXI. yüzyıl Rus edebiyatında ön plana çıkmaya başlayan “hekim nesri”dir. Birinci meslekleri doktorluk olan yazarların oluşturdukları bu yazınsal alanda, sanatçılar deneyimlerinden yola çıkarak yaşadıklarını edebiyat eserlerinde aktarırlar. Bunlardan biri de doktor-yazar Andrey Şlyahov’un modern dönem Rus sağlık sistemindeki aksaklıkları son derece çarpıcı bir şekilde yansıttığı Klinik S… adlı eseridir. Bu çalışmada öncelikle çağdaş Rus edebiyatında araştırmacıların odak noktasına çekilen hekim nesrinin özelliklerinden bahsedilmiş, ardından sosyolojik edebiyat eleştirisinin unsurlarından ve niteliklerinden faydalanılarak Klinik S… eseri çözümlenmiştir. Sosyolojik edebiyat eleştirisinin ana metodu olan betimleyici yöntemin benimsendiği çalışmada, yazarın gerçekleri olduğu gibi resimleştirmesinden aslında örtük bir şekilde eleştirisini sunduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle makalede yazarın ana fikri üzerinden ilerleyerek bir kurum üzerinden doktorluk mesleği, hekimler, hemşireler, hastalar ve sağlık sistemi, eksiklikleri ve yetersizlikleri ile ön plana çıkarılmak hedeflenmiştir. Böylelikle modern dönem Rus toplumunun derinliklerine inilerek hekim bir yazarın gözünden Rus tıp dünyasının karanlık yüzü farklı bir pencereden açığa kavuşturulmaya çalışılmıştır.