İlhan Başgöz’ün (D.1923- Sivas) bilimsel araştırmaları üzerine akademisyen Serdar Öztürk kapsamlı ve dikkate değer bir çalışma yapmıştır. Araştırmacı Serdar Öztürk bu çalışmasında İlhan Başgöz’ün bilimsel çalışmalarına dair çok önemli saptamalarda bulunmuştur. Bunlardan biri de İlhan Başgöz’ün iletişim bilimi ile halkbilimi birleştirmiş olduğudur. Serdar Öztürk, İlhan Başgöz’ün halk hikâyelerini incelerken kullandığı yöntemin ana çatısını gösterimci ekolün argümanlarının oluşturduğunu öne sürer ve İlhan Başgöz’e göre sözlü anlatım sosyal bir gösterimdir saptamasında bulunur. Serdar Öztürk, hikâye anlatımının sosyal gösterim olduğu düşüncesinden ve bu çerçevede öne sürdüğü görüşlerden yola çıkarak İlhan Başgöz’ün sosyal gösterim anlayışını modelleştirir. Hikâye anlatıcısının uzak ve yakın toplumsal çevre ile dinleyici arasındaki iletişimini şemalaştırır. Bu şema ile Serdar Öztürk, İlhan Başgöz’ün hikâye inceleme tarzını açık ve anlaşılır hale getirir. “Sosyal Gösterim Modeli Üzerinden Bağrıyanık Ömer Adlı Romanı Okuma Denemesi” başlıklı bu çalışma da Serdar Öztürk tarafından oluşturulan şemayı temel alarak Bağrıyanık Ömer adlı romanı incelemeyi amaçlamaktadır. Mahmut Yesari (1895-1945) tarafından yazılan bu romanın ilk basımı 1930 yılında yapılmıştır. Bu eserin seçiminde, kahramanın bir çocuk oluşu bakımından romanın edebiyatımızın ilkleri arasında sayılmasının yanı sıra geleneksel ve modern anlatıyı birleştirmesinin de etkisi büyüktür. Gerçekten yaşandığı varsayılan bir olayı, aslında halk arasında efsaneye dönüşmüş bir anlatıyı roman tekniği içinde kurgulaması ile Bağrıyanık Ömer, bir halk hikâyesinin romanlaşmış görüntüsü sergilemektedir. Bu çalışma, geleneksel anlatıyı incelemek üzere İlhan Başgöz tarafından uygulanan bir yöntemin modern bir anlatı metnine uygulaması şeklindedir. Başka bir ifade ile İlhan Başgöz’ün Serdar Öztürk tarafından sosyal gösterim olarak formüle edilen yönteminin romana uygulanmasıdır. Bu uygulama ile İlhan Başgöz’ün iletişim bilimi ile dilbilimi birleştiren yaklaşımının geleneksel olan ile modern olanı birleştiren, ancak sözlü değil yazılı kültürün ürünü olan bir metin üzerinde gerçekleştirilmesi amaçlanmaktadır. Böylece Bağrıyanık Ömer, edebî metin incelemeleri için yeni bir bakış açısıyla ve iletişim bilimi, dilbilim ve halkbilim gibi birden çok disiplini kapsayan bir model ile incelenmiş; ele alınan roman sosyal bir gösterim midir sorusuna yanıt aranmıştır.