Bu çalışma kadim Hellen kültür ve medeniyetinin geniş coğrafyalarda, kapsamlı bir yayılma
ve deneyim neticesinde, özel bir süreç olarak koloni inşa etme etkinliği üzerinde durmaktadır.
Hellas (Yunanistan)’a ilk gelen gruplar Hint-Avrupa kökenli Yunanlar olan Akhalar (Mykenler)
olup, bölgeyi işgal etmişler ve Akha konfedarasyonunu kurmuşlardır. Hellas, Batı Anadolu
kıyıları ve Girit Adası’nı kapsamaktaydı. Akhalar M.Ö. 2. binin ikinci yarısında kültürel ve ticari
nüfuzlarını yaygınlaştırdılar.Akhalar’ın Dorlar tarafından tasfiye edilmesiyle birlikte, bölgede
yaygın bir siyasi otorite boşluğu oluşmuş, Dorlar ve diğer Hellen boyları da (Aioller, İonlar)
oluşan bu uygun tarihi zeminde Ege coğrafyasının farklı yerlerine göç etmişlerdir.
Hellenlerin yaşadığı coğrafya dağlarla ve vadilerle parçalanmış, kıyıları derin koy ve körfezlerle
çevrilmiş bir yapıdaydı. Bu durum yerel parçalanmışlığı ön plana çıkararak ulusal politik bir
otorite etrafında Hellen entegrasyonunu engellemiştir. Bunun sonucunda Hellen parçalanmışlığı
(partikülarizması) ‘polis’ denilen, kendi coğrafi sınırları, siyasi kurumları ve yasaları olan ‘kentdevletleri’nde
tecessüm etmiştir. Yunanistan’ın coğrafya bakımından bu parçalanmış durumu bu
ülkenin ‘siyasal bakımdan irili ufaklı devletlere bölünmesinde’ başlıca etken olduğu gibi kültürel
gelişimi üzerinde de etkili olmuştur. Yunanistan coğrafyası yerel bağımsızlıkların kolayca
sürdürülebildiği bir yapıdaydı.Hellenler M.Ö. 8. yy.’ın ortalarında yeni bir denizaşırı iskân etkinliğine girişmişlerdir.
Bu yeni kolonizasyon hareketinin nedenlerinin başında; Hellen toplumundaki hızlı nüfus
artışından kaynaklanan beslenme ve geçim zorlukları, partiler arası çekişmelerin doğurduğu siyasal
hoşnutsuzluklar ve bunun getirdiği siyasal nedenli göçlerin önemli rolü olmuştur. Bütün
bunların sonucunda Eskiçağ tarihi literatürüne ‘Büyük Kolonizasyon Dönemi’ olarak geçen;
Ege, Marmara, Akdeniz ve Karadeniz kıyılarında çok sayıda koloninin kurulduğu, M.Ö. 750–550
yılları arasına ilişkin 200 yıllık bir süreç başlamıştır. En büyük koloni bölgesini Güney İtalya ve
Sicilya’daki ‘Büyük Hellas’ (=Megale Hellas) oluşturuyordu. Koloni kuran merkezlerin başında
ise, Batı Anadolu’daki İon kentleri (özellikle Miletos ve Phokaia) geliyordu. Gerek Akdeniz ve
gerekse Karadeniz’in etrafı kolonilerle çevrilmiş ve Hellenler buralara, Eflatun’un dediği gibi,
bir havuzun etrafında oturan kurbağalar gibi yerleşmişlerdir.