Bu çalışma, depremzedelerin ekonomik hayatta kalma stratejilerine odaklanarak
depremlerin çalışma hayatının sürdürülebilirliği üzerindeki etkilerini incelemektedir.
2024 yılında Türkiye’nin Hatay ilinin Antakya ilçesinde nitel araştırma yöntemiyle
gerçekleştirilen çalışma bu kapsamda depremzedelerin çalışma koşullarını, günlük
yaşam zorluklarını ve bu zorlukların üstesinden gelmek için kullandıkları yöntemleri anlamayı amaçlamaktadır. Afetler, sosyal, ekonomik, kültürel ve politik yapılar
üzerinde olumsuz etkiler yaratabilirler. Özellikle depremler, can kaybı, mal kaybı,
yerinden edilme ve altyapı yıkımı gibi büyük kayıplara yol açarak geniş çaplı yıkımlara neden olurlar. Bu bağlamda, araştırmanın temel amacı, deprem koşullarındaki
çalışma hayatının sürdürülebilirliğini araştırmaktır. Çalışma, depremzedelerin finansal hayatta kalma stratejilerini, çalışma hayatlarındaki süreklilik ve kopuş deneyimlerini, kırılganlıklarını ve bu koşulların hane içi ilişkiler ve geleceğe dair beklentiler
üzerindeki etkilerini incelemektedir. Ayrıca, çalışma, bireylerin iş ve günlük yaşam
koşullarıyla ilgili genel deneyimlerini ve duygularını anlamayı hedeflemektedir. Çalışma, sosyal ve ekonomik güvenliğin, bir deprem sonrasında günlük yaşamın sürdürülebilirliği için hayati olduğunu ve depremzedelerin yaşadığı maddi ve duygusal
yıkımla başa çıkmada önemli bir rol oynadığını ortaya koymaktadır.
Bu çalışma, depremzedelerin ekonomik hayatta kalma stratejilerine odaklanarak
depremlerin çalışma hayatının sürdürülebilirliği üzerindeki etkilerini incelemektedir.
2024 yılında Türkiye’nin Hatay ilinin Antakya ilçesinde nitel araştırma yöntemiyle
gerçekleştirilen çalışma bu kapsamda depremzedelerin çalışma koşullarını, günlük
yaşam zorluklarını ve bu zorlukların üstesinden gelmek için kullandıkları yöntemleri anlamayı amaçlamaktadır. Afetler, sosyal, ekonomik, kültürel ve politik yapılar
üzerinde olumsuz etkiler yaratabilirler. Özellikle depremler, can kaybı, mal kaybı,
yerinden edilme ve altyapı yıkımı gibi büyük kayıplara yol açarak geniş çaplı yıkımlara neden olurlar. Bu bağlamda, araştırmanın temel amacı, deprem koşullarındaki
çalışma hayatının sürdürülebilirliğini araştırmaktır. Çalışma, depremzedelerin finansal hayatta kalma stratejilerini, çalışma hayatlarındaki süreklilik ve kopuş deneyimlerini, kırılganlıklarını ve bu koşulların hane içi ilişkiler ve geleceğe dair beklentiler
üzerindeki etkilerini incelemektedir. Ayrıca, çalışma, bireylerin iş ve günlük yaşam
koşullarıyla ilgili genel deneyimlerini ve duygularını anlamayı hedeflemektedir. Çalışma, sosyal ve ekonomik güvenliğin, bir deprem sonrasında günlük yaşamın sürdürülebilirliği için hayati olduğunu ve depremzedelerin yaşadığı maddi ve duygusal
yıkımla başa çıkmada önemli bir rol oynadığını ortaya koymaktadır.