Asrın felaketi olarak nitelendirilen 2023 depremleri, binlerce kişinin ölümüne neden olmuştur. Deprem sonrasında hayatta kalmayı başarabilenlerin bir kısmı can havliyle kenti terk etmiştir. Amacım, deprem sonrasında aniden göç etmek zorunda kalan Hataylıların bulundukları illerde geçicimi yoksa kalıcı mı olduklarına ilişkin öngörülerde bulunmaktır. Diğer amacım ise göç edenlerin geri dönüşünü sağlayacak koşulların neler olduğu yönünde ipuçları yakalamaktır. Bu amaç doğrultusunda alan araştırmasını 23 Haziran-31 Temmuz tarihleri arasında eş zamanlı olarak Eskişehir ve Ankara’da yürüttüm. Türkiye’nin birçok iline dağılmış Hataylılarla ise görüşmeleri telefonla gerçekleştirdim. Eskişehir ve Ankara’da katılımcı gözlem ve derinlemesine mülakatlar yaptım. 14 kadın, 6 erkek toplam 20 kişiyle görüştüm. Yarı yapılandırılmış ve açık uçlu sorularla bireylerin deprem sırası ve sonrası süreçleri, kalıcılık ve geçicilik durumlarına ilişkin görüşleri, neler hissettikleri ve gelecek beklentilerini anlamaya çalıştım. Araştırma sonuçları, görüşmecilerin neredeyse tamamının barınma, işsizlik, eğitim, sağlık, istihdam, ulaşım vb. alanlardaki sorunların çözülmesi halinde geri dönme eğiliminde olduklarını göstermiştir. Göç ettikleri yerlerde geçici mi yoksa kalıcı mı oldukları belirsiz olan yerel halkın durumunu büyük ölçüde Hatay’ın yeniden inşa sürecinin belirleyeceği öngörülmektedir. Bu sürecin uzaması umutsuzluğu artacağı gibi göçün geçicilikten kalıcılığa dönüşmesine de neden olacaktır. Göç edilen yerde tutunma sürecinde ekonomik kısıtlılıklara rağmen yapılan yatırımlar, zaman geçtikçe geri dönüşü daha da zorlaştıracaktır. Geleceğe dair belirsizlikler umutsuzluk, çaresizlik, yalnızlık ve arada kalmışlık duygusuna sebep olmakta, bu durum ise bireyleri daha da savunmasız ve kırılgan hale getirmektedir. Bireylerde umudun arttırılması, belirsizliklerin ortadan kaldırılmasına bağlıdır. Bu noktada kentin yeniden inşa sürecinin hızlandırılması, belirsizlik duygusunu büyük ölçüde azaltacağı gibi geleceğe yönelik umut duygusunu arttırarak göçü tersine çevireceği ön görülmektedir.