Binlerce yıllık sözlü geleneğin ürünü olan türkülerde, Türk toplumunun karakterini, duygusal zenginliğini ve kültürel kodlarını bulmak mümkündür. Reşadiye yöresi türkü zenginliği ve kendine özgü ezgi yapısıyla bulunduğu bölgede önem taşımaktadır. Bu türkülerden biri de hikâyeli türkü niteliğindeki “Deli Şükrü” türküsüdür. 1981 yılında Hayrettin Koyuncu tarafından derlenen türkü, TRT Repertuvarına 2640 numarasıyla kaydedilmiştir. Deli Şükrü’nün sürgüne gönderilmesi sonucu yakılan türkünün ilk söyleyicisi bilinmemektedir. Bu çalışma, “Deli Şükrü” türküsü ve hikâyesi temelinde türkünün kahramanının izinin sürülmesi düşüncesiyle ortaya çıkmıştır. Deli Şükrü hakkında bilinenler, rivayetlerinden ibaret olduğu için türküde geçen Reşit Paşa ismi bizi Osmanlı Arşivleri’nde araştırma yapmaya yöneltmiştir. Nitekim araştırmalarımız sonunda Osmanlı Arşivinde Deli Şükrü’yle ilgili belgelere rastlanmıştır. Belgeler çevrimiçi tarama yöntemi ile elde edilerek günümüz alfabesine çevrilmiştir. Halk belleğinde “zenginin delisi, fakirin velisi” olarak bilinen Deli Şükrü’nün, resmî belgelerde bir çete reisi olarak değerlendirilmesi bu çalışmanın problem durumunu oluşturmuştur. Çalışmanın amacı; Deli Şükrü türküsü ve hikâyesini varyantlarıyla birlikte incelemek, Deli Şükrü’yle ilgili halk muhayyilesinde anlatılanlarla arşiv belgelerindeki verileri analiz ederek konuyla ilgili en doğru bilgilere ulaşmaktır. Araştırma esnasında kaynak taraması ve görüşme yöntemlerinden faydalanılmış; Deli Şükrü’nün soyundan gelen kişilerle sözlü tarih çalışması yapılarak elde edilen bu veriler resmî tarih kayıtlarıyla mukayese edilmiştir. Çalışma neticesinde; Deli Şükrü’yle ilgili arşiv belgeleri, halk belleğindeki Deli Şükrü hikâyesi ve türküsüyle sentezlenerek Deli Şükrü hakkında karanlıkta kalan birçok verinin gün yüzüne çıkması sağlanmıştır.