Bu çalışmada dünya ve özellikle Türk müzeciliğinin müzeografik ve müzeolojik kökleri
üzerinde durulmuştur. Makalede bu çerçevede Uzak Doğu ve Avrupa’dan verilen örnekleri
Türk kültüründen örnekler takip etmiştir. Sözü edilen örnekler dünyada olduğu gibi
Türk kültüründe de sandık ve çeyiz kültürü ile müzeografik çalışmalardaki benzerlikleri,
söz konusu örtüşmeleri göstermeye yöneliktir. Zira bu makalede kökensiz ya da Anthony
Giddens’ın ifadesi ile süreksiz bir kurum olarak da adlandırılabilecek müzenin insanlığın
kültürel hayatında pek çok açıdan aynı ihtiyaçları karşılayan paralel geleneklerle, yapılarla
ilişkisi de vurgulanmıştır. Çalışmanın merkezinde ise Türk kültüründe Orta Asya’dan
Anadolu’ya, Balkanlara ve Avrupa’ya kadar uzanan geniş bir coğrafî alanda yaygın olarak
benimsenen sandık ve çeyiz kültürü ile müzeografinin ilişkisi yer almıştır. Bu bağlamda
işe öncelikle müzeografi kavramının açıklanması, kavramın müzeoloji ile ilişkisi, çeyizin
tanımı ile çeşitli dünya kültürlerinden gelenek hakkındaki pratikleri gözden geçirmekle başlanmıştır.
Bu açıklamalardan sonra ise çeyiz geleneği çevresinde oluşan pratikler ile müzeografik
uygulamalar arasındaki benzerlikler Türk kültüründen örneklerle açıklanmıştır.
Bu bağlamda bu iki kültürel yapının insanlık tarihi boyunca dünyanın pek çok yerinden
verilecek örneklerden hareketle müzeografik açıdan benzerliği dünya ve Türk müzecilik
tarihi çalışmaları içinde değerlendirilmesinin gerekliliğine değinilmiştir. Bilimlerin kökeni
ile ilgili yürütülen çalışmalardan biri olarak da değerlendirilebilir. Müzenin, müzeoloji ve
müzeografinin tarihi ve kökeni ile ilgili bugüne kadar yapılan değerlendirmelerde üzerinde
durulmayan, göz ardı edilen bir konu olarak çeyiz kültürü önemsenmelidir. Zira koleksiyon,
sınıflama, koruma ve konservasyon, güvenlik, sergileme, yorumlama ve prestij sağlama
gibi pek çok konu çevresinde çeyiz kültürü ile müze arasında kurulması gereken bağlar söz
konusudur. Sonuç olarak bu yazıda da modern bir kurum olan müzenin ve bu kurumun var
ettiği müze bilim ve daha öncesinde müzeografinin kökeninde insanlığın ortak değerlerinden
biri olarak kabul edilebilecek çeyiz kültürünün yattığı ileri sürülmektedir.