Danimarkalı film yönetmeni Trier’in filmografisi, hem konuları açısından, hem de
artistik eğilimleri ile bize Avrupa Kültürü ve düşüncesi üzerine oldukça önemli veriler
sunmakta, dünyamızın içinde bulunduğu düşünsel, kültürel, siyasi bunalım ve çıkmazlara,
bir yanıyla modernlik eleştirisi de sayılabilecek, bir yorumla yaklaşmaktadır. Bu yazıdaki
amacımız, Trier düşüncesinde ‘Avro-Amerikan’ kavramı olarak adlandırdığımız
bu temanın izini sürmek; film kuramı ve siyaset bilimi disiplinlerinin bakış açısından
analiz etmektir. Trier’in genelde Batı, özelde ise ‘Avro-Amerika’ uygarlığına yaklaşımının
tartışılması bu yazının genel çerçevesini oluşturmaktadır. İncelediğimiz filmlerin altmetinleri
olarak işaret ettiğimiz kolektif suç, kefaret ve insan doğası kavramları Trier’in
‘siyasal klostrofobi’sine işaret etmektedir. Yönetmen, tarihi daima geri dönen bir şiddet
ve çöküş hikâyesi, insanı da yok olmaya mahkûm ve layık bir varlık olarak tasvir eder.
Söz konusu temaların Trier sinemasının biçimsel unsurlarıyla ilişkisinin incelenmesi de
yazının amaçları arasında yer almaktadır.