Canlılar dünyasında düşünebilen ve çevresindeki olayları izleyip, sorgulayabilen
tek canlı türü olan insan, çok eski devirlerden bu yana kendi varlığının kaynağını,
nereden geldiğini, nasıl ortaya çıktığını sorgulamış, evrenin ve canlılığın kaynağı
ile ilgili görüşler ileri sürmüştür. Her ne kadar, daha eski uygarlıklarda da bu yönde
çabalar bulunsa da, canlılığın kaynağı ile ilgili ilk somut görüşler, Antik Yunan’da
Anadolu topraklarında ortaya çıkmıştır. Darwin’in doğal seçilim mekanizmasını ortaya
koyarak, evrim teorisini bilimsel bir temele oturtmasından çok önce Antik Yunan’da
“karşıtlar savaşı”ndan söz edilmekte, canlılığın sudan ortaya çıktığı fikirleri açıkça dile
getirilmekteydi. Bu makale çalışmasında, Antik Yunan’daki biyolojik evrim düşüncesi
ile ilgili görüşler değerlendirilmektedir.