Tarih boyunca, yaşadıkları ortak coğrafyada Türklerle ilişkileri olan Macarlar; Avrasya
ovalarından, Volga bölgesine ve buradan da Kuban nehri kıyısına yerleşip Hazar hâkimiyetine
girmişler, 9. yüzyıl sonlarında bugünkü yurtlarına göç etmişlerdir. 1686’da Budin’in Türkler
tarafından işgali ve Macaristan’ın hâkimiyet altına alınmasıyla birlikte, 150 yıllık bir kuşatmanın
gerçekleşmesi Macar kültüründe ve dilinde, çeşitli özellikleriyle sonsuza dek sürecek
etkiler bırakmıştır.
Türk- Macar kültür etkileşimi bağlamında Macar kültüründeki Türk etkilerini gösteren
veriler, söz dağarcığı ve gelenekler yanında, sözlü edebiyatın efsâne, masal, destan gibi anlatılarını
da içine alır. Bununla birlikte, günümüze kadar, Türk-Macar ilişkileri bağlamında söz
konusu örnekleri –özellikle Türkiye’de-pek bilinmeyen sözlü edebiyat türü ise balad türüdür.
Avrupa kültürlerinde sözlü edebiyat ve sözel müzik/halk müziği alanının temel türlerinden
biri olan balad, bir öyküyü müzik eşliğinde anlatan, genellikle anonim ve kendine
özgü üslûbu olan köklü bir müzikal bir anlatı türüdür. Bu sınırlı araştırmada, Macar sözlü
kültüründen derlenmiş eski tip baladlardan bir grup örnekte anlatının karakterize ettiği Türk
tipine atfedilen niteliklerden hareketle, Türk imgesi resmedilmeye çalışılacaktır. Bildiride,
temel veriler olarak kullanılan ve incelenen Macar balad örnekleri, Macar halk baladları üzerine
bugüne kadar yapılmış en kapsamlı araştırma olan, Lajos Vargyas’ın Hungarian Ballads
and the European Ballad Tradition adlı iki ciltlik ölümsüz eseri ile; Macar kültüründe balad
geleneğini araştıran başlıca isimlerden olan Ildikó Kriza’nın (1980) Hungarian Folk Ballads
adlı çalışmasına dayanmaktadır. Ayrıca, L. Vargyas’ın (2005) Europa Diakkönyvtar/ Magyar
Nepballadak, adlı eseri ile Macar halk tiyatrosunda Türk figürünü de çeşitli cepheleriyle araştırmış
olan etnografya profesörü Ujvary Zoltan’ın (1968) Nepdalok es Balladak Egyal-Dunai
Szekely Közössegböl adlı çalışması da, konu ile ilgisi çerçevesinde gözden geçirilmiştir.