Küçük öykü ve varoluşçu felsefenin önemli temsilcilerinden biri olan Ferit Edgü, pek çok yazınsal türde yapıt vermiş bir yazar, şair ve sanatçıdır. Yazınsal kariyerinden önce ilgi duyduğu resim ve seramik ve buna koşut olarak aldığı sanat eğitimi onu ve yazınsal yaşamını farklı yönde etkilemiş, bir anlamda yön vermiştir. Fransa’da Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümünde okumuş ve 1964 yılında yurda dönmüştür. Askerlik görevini yerine getirmek üzere Hakkâri’nin Pirkanis Köyü’ne giden yazar, burada yaşamının en büyük değişimini geçirir. Bu küçük köyde yaşayıp gördükleri ona büyük bir deneyim olarak geri döner. Burada tanık olduğu ve yaşadığı olaylar gerek özel gerekse yazınsal yaşamına esin kaynağı olmakla kalmaz, düşünce sisteminin tüm dengelerini değiştirir. Hakkâri’de edindiği deneyim, izlenim ve gözlemler yaşamı ve kariyeri için bir dönüm noktası olur. Tüm yaşamını ve biçemini değiştiren Hakkâri kendi deyimiyle yeniden doğduğu kent olur. Hakkâri öncesi ve sonrası diye ikiye ayrılan yaşamı gibi yazma biçemi de düşünsel boyutta başka bir yöne evrilir. Yedek subay öğretmen olarak bulunduğu Hakkâri’de tanıdığı çocuklar, kadınlar ve erkekler yapıtlarında yaşam bulur. Edgü’nün şiirsel üretimlerinin ağırlıkta olduğu Hakkâri öncesi dönemle sonrası kesin çizgilerle birbirinden ayrılır. Yazar toplumsalcı bakış açısının baskın olduğu Hakkâri sonrası yapıtlarında toplumsal-bireysel gerçekleri irdeler. Askerlik döneminde yaşadıklarıyla güçlendirdiği Hakkâri’de Bir Mevsim romanı adıyla özdeşleşir. Yaşamında bir kırılma noktası olan ve ikinci yaşamının başlangıcı saydığı bu kent Edgü için gerek özel yaşamı gerekse yazınsal üretimi ve biçemi için oldukça varsıl bir anlam taşır.