İnsan bedeninin zaman ve uzamda gerçekleştirdiği estetik hareketler olarak dansın en eski eylem ve sanat türlerinden biri olduğu yaygın bir şekilde kabul görmektedir. Bu yönüyle insan ve toplum bilimlerinin en arkaik konularından biri olan dansın ve çoğu zaman ona eşlik eden müziğin, insanlık ve medeniyet tarihi boyunca insan yaşamında üstlendiği çeşitli işlevlere bağlı olarak kültürel üretim ve tüketim faaliyetleri içinde kendine oldukça geniş ve özel bir yer edinmiş olduğu gözlemlenmektedir. Bu bakımdan geleneksel danslar aynı zamanda, içinde yaratılıp icra edilerek kuşaklararası aktarıldığı topluluğun inançlarını, değerlerini, yaşam biçimini, sosyokültürel ve psikolojik özelliklerini de yansıtan kültürel birer gösterge ve iletişim formuna karşılık gelmektedir. Bu yönüyle de geleneksel danslar, disiplinlerarası bir kültür araştırma ve inceleme disiplini olan folklorun inceleme alanına giren başlıca konular arasında yer almaktadır. Folklor ile geleneksel danslar arasındaki ilişkiler geçmişte o denli güçlü olmuştur ki geleneksel halk danslarını adlandırmada, yanlış ve daraltıcı bir şekilde, bilimsel bir disiplinin adı olan “folklor” terimi yaygın olarak kullanılagelmiştir. Bu dikkatten hareketle gerçekleştirilen çalışmada, geleneksel danslar arasında yaygın bir form olarak dikkat çeken halayların kültür ve inanç tarihi bağlamında geçmişten günümüze serüveni ele alınmıştır. Bu doğrultuda halayın erken dönem Türk inanç ve yaşam biçimleriyle olan ilişkileri, kültürel bir gösterge sistemi ve iletişim formu olarak başlıca özellikleri ve benzeri hususlar, bütüncül ve disiplinlerarası bir yaklaşımla incelenmiştir.