Arnavut Şiirindeki Türk Şiir Sanatı İzleri ve onun Arnavut Halk Kültürüne Etkisi
(The Impact of Turkish Poetics in Albanian Poetry and Folk Culture
)
Yazar
|
:
Abdulla Rexhepi
- Nuran Malta Muhaxheri
|
|
Türü |
:
Araştırma Makalesi
|
Baskı Yılı |
:
2019
|
Sayı |
:
100
|
Sayfa |
:
899
|
1854 1019
|
Özet
Arnavut Doğu şiiri geleneği, Osmanlı döneminde ortaya çıkmış ve 20. yüzyıla kadar da varlığını sürdürmüştür. Bu süreç içinde de Türk şiir geleneğinin şiirsel muhtevası ve formülasyonları içinde Arnavut şiiri teşekülüne devam etmiştir. Dönemin Arnavut şairleri ilk başlarda Türkçe, Farsça ve Arapça olarak edebi eser vermeyi başarabilmişler, daha sonra bu şiir geleneğini Arnavut dilinde yazılan eserlerine taşımışlardır. Bu nedenle Arnavut şairler, bazı kavram ve motiflerin ya da Klasik Osmanlı-Türk edebi söylemlerinin Arnavut Edebiyat Tarihine girmesine sebep olmuşlardır. Bu tür edebi söylemlerin kaynağı, temel olarak Osmanlı İmparatorluğu'nun eğitim kurumlarında ve daha sonra Arnavut topraklarında kurulan medreselere taşınan Arap-Fars-Türk bilgi geleneğidir ki sonraları Arnavut dilinde de etkili olmuş; dini eserler yazılmasından daha çok Arnavutça ilk şiir eserlerinin meydana gelmesine sebep olmuştur. Albanoloji çalışmalarında, bu edebi gelenek "Arap alfabesiyle Arnavut edebiyatı", "Alhamiado edebiyatı" ve "Beyteciler edebiyatı" gibi farklı isimlerle adlandırılmıştır. Lakin, bu tür şiir geleneğinin isimlendirilmesi ve bazı arastırmacıların çalışmalarından çıkan sonuçlar, onu üretildiği ortamdan saptırılmış ve ona belirsiz farklı boyutlar kazandırmıştır. Bu nedenle, bu isimlendirilmeler, şiirsel ve kültürel referanslarından ve kaynaklarından, yani Osmanlı kültür geleneğinden uzaklaştırdığı kanısındayız. Ayrıca komünist ideoloji mantığının çerçevesinde olan çalışmalar, Arnavut milletin düşmanın şiiri ve kültürü olarak değerlendirilerek, kasten gözden kaçırımışlardı. Albanoloji çalışmalarında hala bu şiire karşı önyargılı ve bilimsel dışı tutumlar gözükmektedir. Bazı Arnavut araştırmacılarına göre, bu şiir geleneği geçmişte bazı edebi ortamlarda sınırlı kalmıştır ve ondan sonra gelişen Arnavut kültüründe hiçbir katkısı olmamıştır. Ancak araştırmamız, bu tür bir edebiyatın, Arnavut kültürüne, özellikle Arnavut halk edebiyatında büyük bir etkisi olduğunu göstermektedir. Bu çalışma, Arnavut İslam-Doğu şiiri geleneğinin şiirsel biçimlerini ele alıyor ve bazı Arnavut bilim insanlarının bu şiirin Arnavut halk edebiyatından etkilendiği kanaatini sorgularken, yine bu şiirin klasik Türk şiirinin tam etkisi altında olduğunu da savunuyor. Hali hazırda, Arnavut şiirine yansıyan Türk klasik şiirinin şiirseliği, estetiği ve kavramları, Arnavut topraklarında Tekke geleneğinde, Arnavutça'da Mevlid okuma dini törenlerinde ve çok sayıda Arnavut halk şarkılarında bulunmaktadır. Böylece, Osmanlı şiir ve estetik-felsefi sistemler içinde yaratılan Arnavut edebiyatı, Arnavut zihniyetinin ve kültürünün derinden etkilediğini ve ayrıca, Arnavut zihniyetinin yapılanmasında önemli bir yer olduğunu söylemek mümkündur. Bu nedenle bu tür bir şiirsel yaratıcılık, hala yeterince yayınlanmadığı, çalışılmadığı ve yorumlanmadığı söylemek mümkün, lakin Arnavut edebiyat tarihinin ayrılımaz bir parçası olarak kabul edilmelidir. Makalemiz, bu şiirin yüzyıllarca Arnavut halkının ontolojik ve epistemolojik durumunu yansıttığını, ve hatta bu milletin derin bilinçaltına işlediğini görüşünü öne sunuyor. Çalışma ayrıca, Türk klasik şiirinin Arnavut halk edebiyatında ve halk kültüründe bıraktığı izleri de değerlendirmektedir.
Anahtar Kelimeler
klasik Türk şiiri, Arnavut şiiri, Alhamiado edebiyatı, Beyteciler edebiyatı
Abstract
Albanian poetry of Oriental tradition which began to emerge during the Ottoman period, that continued throughout the twentieth century, was structured within the schematization and poetic formulations of the Turkish tradition. The Albanian poets of the period originally succeeded to create in Turkish, Persian and Arabic languages, where subsequently introduced this tradition to their Albanian creativity. Communist ideological studies had ignored, even deliberately overlooked, judging as the poetry and culture of the national enemy. But our research argues that this type of literature had an enormous influence in the culture and particularly in the national Albanian literature. Thus, the Albanian poetry, created within Ottoman poetical and aesthetic-philosophical systems, has left deep traces in Albanian mentality and culture and has occupied an important place in the structuring of the Albanian mentality. Our paper argues that this poetry tradition reflects the ontological and epistemological condition of the Albanian people for many centuries, which has also penetrated deeply into the subjugation of Albanians. The paper additionally assesses the traces that Turkish classical poetry has left in Albanian folk culture and folk literature.
Keywords
classical Turkish poetry, Albanian poetry, Aljamido literature, Beytejis literature