Sergileme Politikalarında Alternatif Yaklaşımlar: Feminist Küratöryal Pratiklere Hâlâ İhtiyaç Var mı?
(Alternative Approaches to Politics of Exhibition: Do We Still Need Feminist Curatorial Practices?
)
Yazar
|
:
Yıldız Öztürk
|
|
Türü |
:
Araştırma Makalesi
|
Baskı Yılı |
:
2021
|
Sayı |
:
106-Ek
|
Sayfa |
:
99-112
|
1688 998
|
Özet
Sergileme pratiklerinin uzun tarihi düşünüldüğünde, bu alandaki cinsiyet, etnisite ve sınıf kategorileri dikkate alan eleştirel perspektiflerin tartışmaya açılması yeni sayılabilir. Joan W. Scott'ın (2013: 63), feminist tarih yazımının "(...) mevcut akademik çalışmaların önermelerini ve standartlarını eleştirel bir şekilde yeniden değerlendirmeyi de zorlayacağına dikkat" çeken yorumu sanat pratikleri için de geçerlidir. Feminist sanat tarihi yazımı, teoriden uygulamaya bir bütün olarak tarihin yeniden yazılmasını öneren, toplumsal eşitsizliklere işaret ederek kurumsal yapılanmaları eleştiren yaklaşımların ortaya çıkmasına olanak sağlamıştır.
Bu bağlamda, hegemonik sergileme politikaları iki temel hat tarafından eleştirilmiştir. Birincisi, neoliberal ekonomik yapılanmanın sanat pratiklerine etkileri; ikincisi, birinci hattan da beslenen, bununla birlikte cinsiyet, cinsel yönelim, ırk, etnisite ve sınıf tartışmalarını da içeren feminist küratöryal yaklaşımlarıdır.
Feminist küratöryal pratikler, küratörlüğü teknik bir meseleye indirgemeden güç ilişkileri çerçevesinde analiz eder. Bu bağlamda, soyut bir sanat tarihi okumasına karşı feminist estetiğin hayata, hayatın feminist estetiğe müdahale etmeye yönelik biçimlerinin var olabileceğine işaret eder. Bu çalışmada, çoklu eşitsizlik türlerini dikkate alan, yeni müzakerelere kapı aralayan, çelişkili konumlanmaları ve alternatif seçenekleri tartışan, queer yaklaşımların açtığı olasılıkları kapsayan feminist küratöryal yaklaşımların sınırlılıkları ve olanakları tartışılacaktır.
Anahtar Kelimeler
feminist küratöryal pratikler, feminist sanat, sergileme politikaları
Abstract
Despiteits long history, the emergence of critical perspectives discussing categories of gender, ethnicity and class is relatively new in the field of exhibition practices. Joan W. Scott has emphasized that feminist historiography has compelled a critical reevaluation of the arguments and standards of existing academic studies. Scott’s commentary is also valid for art practices. Feminist art historiography not only suggested the rewriting of history but also enabled the flourishing of critical approaches that have criticized existing institutions by highlighting social inequalities.
In this respect, the criticisms directed at hegemonic exhibition practices have focused on two interrelated issues. First, the impact of neoliberal economic policies on art practices have been investigated. Second, feminist curatorial approaches emphasize inequalities by discussing gender, sexual orientation, race, ethnicity and class.
Without reducing curatorship to a technical organization, feminist curatorial practices scrutinize the issue in terms of power relations. In this sense, feminist curatorial practices provide an extensive criticism of an abstract interpretation of art history and underscore the mutual interventions of life and feminist aesthetics. This study discusses the openings and limitations of feminist curatorial approaches. While embracing new possibilities provided by queer theory, these approaches accentuate plural forms of inequality, enable novel forms of deliberation and finally discuss contradictory positions and alternatives.
Keywords
feminist curatorial practices, feminist art, politics of exhibition