Osmanlı’da Unutulmuş Bir Ağı Bilimi Risalesinde Geleneksel Tedaviler Üzerine Notlar
(Notes On Traditionaltreatments In A Toxicology Booklet Forgotten In Ottoman Time
)
Yazar
|
:
Merve Yorulmaz Kahve
|
|
Türü |
:
Araştırma Makalesi
|
Baskı Yılı |
:
2024
|
Sayı |
:
117
|
Sayfa |
:
239-256
|
|
Özet
Osmanlı coğrafyasında 13. yüzyıldan itibaren kendi yazılı ürünlerini vermeye başlayan Türk tıbbı, 17 ve 18. yüzyılda yönünü Batı’ya dönmüş bununla birlikte çok daha çeşitli ve zengin eserler kaleme alınmaya başlanmıştır. Bu süreçte halk hekimliği çevresinde özellikle gelenek ve inanç etrafında ortaya çıkmış tedavi yöntemleri kullanılmıştır. Bahsi geçen sürecin risaleler vasıtasıyla kolaylıkla takip edilebildiğini söylemek mümkündür. Bir mecmua veya eserin sonunda ya da müstakil olarak oluşturulan, bir konuyu derinlemesine anlatan eserler olan risaleler Türk tıbbı üzerine de yazılmıştır. Bu alanda yazılan risalelerin genellikle tedavi yöntemleri ve hastalıkların şifalarından bahsetmelerinin yanında zehirlenmelere karşı kullanılan panzehirler üzerine yazılanları da mevcuttur. Modern tıpta “toksikoloji” terimiyle karşılanan zehir bilimi, ki bu çalışmada “zehir bilimi” karşılığında “ağı bilimi” ifadesi kullanılmıştır, zehir ve zehrin canlıya etkisini araştırmaktadır. Antik Dönem’den günümüze uzanan tarihî süreçte özellikle erk sahipleri ve devamında da halk; zehirlenmeler karşısında çeşitli tedbirler almış, tedavi yöntemleri geliştirmiştir. Sınırlı sayıda da olsa bu eserler üzerine yapılmış çalışmalar olmakla birlikte bu çalışmada çeviri yazıya aktarılan ve incelenen eser üzerine yapılmış bir çalışmaya ulaşılamamış olması çalışmanın vücuda getirilmesine vesile olmuştur. Bu çalışmada T.C. Kütahya Belediyesi Mustafa Hakkı Yeşil Kütüphanesi Koleksiyonunda B024242/01 numarada “Risale-i Beyan-ı Havass-ı Panzehir” adıyla kayıtlı el yazması eser esas alınmıştır. 180x125, 130x60 mm ölçülerindeki eser 8 varak olup satır sayısı 12 ila 14 arasında değişmektedir. Her ne kadar kütüphane kayıtlarında “Risale-i Beyan-ı Havass-ı Panzehir” adıyla kayıtlı ise de müellif eserin başında “Derbeyan-ı cevher” adını kullanmayı tercih etmiş fakat hemen devamında “Amma ba?d; risale-i ?amelı·¯ olan panzehiri ?ava??ı beyanındadır.” açıklamasını eklemiştir. Gerek eserin müellifi gerekse yazım tarihine ait kesin bilgiler eserde ve kütüphane kayıtlarında mevcut olmamakla birlikte eserin içinde geçen “…fa?ı·¯r Ken?anı·¯ ?azreti…” ve “…bu deñlü ?a?ı·¯r ibn-i Ken?an…” ifadelerinden hareketle müellifin Sultan I. Ahmed Devri’nde yaşamış Kenan-ı Mısrî olma ihtimali akla gelse de bu durum şüphelidir. Benzer bir durum eserin yazılış tarihi ile ilgili de söz konusudur. Eserde yılan sokmasına dair bir olay anlatılırken “…Biñ altmış yedi senesi mah-ı Şa?banıñ on birinci gün…” ifadesine yer verilmiştir. Bu tarih miladi 25 Mayıs 1657’ye denk gelmekte bu da 17. yüzyıla tarihlenmektedir. Hayatın doğal akışına göre eserin bu olaydan sonra kaleme alınmış olması zorunluluğundan hareketle tam bir tarih vermek mümkün olmamakla birlikte 17. yüzyılda yazılmış olma ihtimali yüksektir. Ayrıca yazar eserin vücuda gelmesi için yirmi yedi sene riyazet ettiğinden, ilim tahsil ettiğinden bahsetmiştir. Bu çalışmada eserde bahsi geçen panzehrin yirmi üç şifası tasnif edilmiş, tedavilerde kullanılan adbilim unsurları (hayvan adları, bitki adları vb.) Türk dilinin söz varlığına katkıları çerçevesinde değerlendirilmiştir.
Anahtar Kelimeler
risale, ağı bilim, panzehir, Osmanlı, gelenek
Abstract
In Ottoman Geography, The Turkish Medicine, which started to give its written products beginning from the 13th century, turned to the west during the 17th and 18th century,in the meantime much more various and richer works were started to be drawn up with the fame of folk medicine,during that period,the treatments methods,especially coming in sight around the beliefs and customs,were carried out.It is possible to say that the mentioned period was easily followed by means of booklets. The booklets,which were constituted outonomously or at the end of magazine and were the works which explained a subject profoundly,were written on Turkish medicine as well .Besides the booklets which were written on that issue generally mention about treatment methods and remedies of diseases ,there have been those written on antidotes ,and against intoxication in Modern Medicine . Toxin science ,used as a toxicology -which is also used instead of ’ toxin science’ in this study- has searched for poison and its effects on living things.During this historical period,since the antiquity up to now,particularly the powerful people and the public respectively has taken many precautions against poisoning and also improved some cure techniques.Despite being limited numbers,although there have been various studies on those works, that not being able to reach a study which was completed on this subject has brought about the occurence of this study.In this study from TC Kütahya Municipality Mustafa Hakkı Yeşil Library Collection,the B024242/01 numbered and ‘Risale –i Havass-i Panzehir ‘manuscript is based on this study. With the measures of 180x125,130x60 mm,that work is of eight foils and the number of its lines vary between 12 and 14. Although it is registered with the name of ‘Risale-i Beyan-ı Havass-ı Panzehir’ the editor prefered the name of ‘Derbeyan-ı Cevher’ at the beginning of the work, immediately afterwards he added the explanation of ‘Amma ba’d – risale-i ameli olan panzehini havaşşı beyanındadır.’ Although there has never been precise information in the work or in the library about either the editör of the work or the writing date, and although ıt is thought that of the author was likely to be ‘Kenan-ı Mısri ‘ having lived during Sultan Ahmet the first period when it is viewed from the statements of ‘….. fakir Kanani hazreti….’ and ‘….bu denlü hakir İbn-i Ken an….’, this explanation is doubtful. On the other hand it is the same about the writing date of the work while it was told about a snakebite event in the work , the statement of ‘ The year of 1067 is the 11th day of Mah-ı Şaban’ was explained. That date coincided the 25th of May 1657 in the gregorian calendar,which is dated to 17th century. According to natural pace of life,from the obligation of the work’s being drawn up after that date, being able to give precise date is not possible and the possibility that the work was written in the 17th century is high. Morever the writer has mentioned his abstinence and having educated for twenty-seven years. In this study twenty-three healings of antidote, which was mentioned in the work, were sorted out and the elements of onomatology (animals’ names and plants’ names….etc) were used in treatments, were evaluated within the frame of its contributions of Turkish Language Vocabulary
Keywords
risale, toxin science, antidote, Ottoman, custom