Nevşehirli Âşık Ahmet’in Yaşamı ve Şiiri Üzerine
(On Life and Art of Nevşehirli Âşık Ahmet
)
Yazar
|
:
Murat Devrim Dirlikyapan
|
|
Türü |
:
Araştırma Makalesi
|
Baskı Yılı |
:
2013
|
Sayı |
:
76
|
Sayfa |
:
207-226
|
1744 1112
|
Özet
Nevşehirli Âşık Ahmet, saz çalmayan, ancak şiirlerini ezgili bir şekilde yaratan halk şairlerimizden
biridir.1950 doğumlu olan şair, Nevşehir’de yerel gazetelerde yayımladığı şiirleriyle
ve çeşitli tarihlerde oluşturulup eşe dosta dağıtılan amatör ses kayıtlarıyla biliniyor. Elimizde
1990’da gerçekleştirilen iki video kaydı ve 1960’lı yıllardan günümüze kadar yazdığı
şiirlerin bulunduğu dört el yazması defter de var. Bu defterlerde Âşık Ahmet’e ait 384 farklı
şiir bulunuyor. Herkesin türkü söylediği bir aile ortamında büyüyen şair, özellikle ilk şiirlerinde
dedesinden dinlemiş olduğu Ferhat ile Şirin, Kerem ile Aslı, Tahir ile Zühre gibi halk
hikâyelerinden; Âşık Garip, Âşık Kerem, Karac’oğlan ve Muharrem Ertaş gibi âşıklardan
besleniyor. Şiirlerinde en çok işlediği konular arasında aşk, gurbet, yoksulluk, toplumsal yergi
ve kişisel olaylar sayılabilir. Âşık edebiyatının temeli olan “aşk”, Âşık Ahmet’in sanatında
da, bir ilkokul öğrencisinin saf aşkını dile getiren ilk şiirlerden, yaşamaya geç kalmışlığın
ve zamansızlığın ifadesine dönüşen son şiirlere kadar, en başat konudur. Toplumsal yergiye
yönelen şiirlerde ise insanların kabalığı ve birbirlerine yaptığı haksızlıklar, masumiyetin cezalandırılması,
çıkarcılık, sahtekârlık, tüketim çılgınlığı ve savurganlık, sömürü, eşitsizlik,
adaletsizlik, kötü yönetim ve terör gibi güncelliğini koruyan konular öne çıkıyor. Yalnızca
kendi başından geçenleri değil, yakın çevresinin yaşadıklarını da dile getiren Âşık Ahmet’in
sanatında başkalarının ağzından yazılmış şiirlere de rastlanıyor. Şiirlerin büyük bir kısmı,
âşık edebiyatının temel şekli olan 8’li ve 11’li hece vezniyle kurulmuş koşma biçiminin özelliklerini
gösteriyor.
Anahtar Kelimeler
âşık, aşk, yoksulluk, toplumsal yergi, koşma
Abstract
Ahmet from Nevşehir is one of our minstrels who is not playing saz but composing his
poeAhmet from Nevşehir is one of our minstrels who is not playing saz but composing his
poems melodiously. He was born at 1950 and known by his poems which have been published
in local newspapers. He is also known with his amateur tape recordings which were
delivered to acquaintances. Additionally, we have 2 video tapes from 1990 and 4 manuscripts
which consist of his poems from 1960 to present. In these manuscripts there are 384 poems
of his own. Minstrel Ahmet was grown up in a family in which everybody sings folk songs.
Especially in his first poems, he got inspired from folktales like Ferhat ile Şirin, Kerem ile
Aslı, Tahir ile Zühre which he first listened from his grandfather and minstrels like Âşık Garip,
Âşık Kerem, Karac’oğlan and Muharrem Ertaş. Some of the themes he handles mostly
in his poems are love, poverty, social satire, homesickness and individual cases. Love, which
is the basis of minstrel literature (âşık edebiyatı) is in the minstrel Ahmet’s poems also the
dominant theme from the first poems which express the naive feelings of a child to the last
poems which turn to express the belatedness and timelessness. In the poems of social satire,
actual themes like the rudeness of humanity and unjustness between people, the punishment
of innosence, venality, fraud, madness of consumption and extravagance, exploitation, inequality,
injustice and terrorism are coming into prominence. We can observe not only his real
life but also his neighborhood’sand sometimes from another voice. Most of his poems set up
with koşma style which has 8 and 11 syllabicmeter.
Keywords
Minstrel, Love, Poverty, Social Satire, Koşma